08 Temmuz 2024 Pazartesi
İsmailağa tarikatına bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel 6 yaşındaki kızını Kadir İstekli adındaki müridiyle evlendiriyor.
Cemaat içinde 6 yaşında küçücük bir çocuğa mürit kılıklı bir alçak tarafından yıllarca tecavüz ediliyor. Ancak hiçbir tarikat mensubu bunu kınamıyor veya “dur kardeşim sen ne yapıyorsun ayıptır günahtır?” bile demiyor!
Küçücük bir kuzucukken uzun yıllar tecavüze maruz kalarak büyüyen bu çocuk 20 yıl sonra maruz kaldığı travmayı atamıyor ve Savcılığa giderek şikayette bulunuyor!.
Genç kadının açıklamaları, ses kayıtları, Damadın itiraflar ve bir sürü delil ile olaylar ortaya çıktığı halde, Cemaatler, Yandaş basın ve AKP iktidarı sözcüleri hatta kıyıdan köşeden din ticaretiyle ilgili siyaset yapan kim varsa günlerdir bu alçaklığı savunuyorlar!
Halen de savunuyorlar!
Ancak Twitter başta Sosyal medyada çok sayıda arkadaşımız kahraman telsizciler gibi doğruları haykırıyorlar ve müşterek yapılan çalışmalar halkın tepkisine yol açıyor..
Başta HSK olmak üzere Sayın Savcılar harekete geçiyorlar ve tüm gerçekler ortaya çıkıyor!
Bu günde koca Kadir İstekli’nin ardından baba Yusuf Ziya Gümüşel’de gözaltına alınarak Kartal’daki Anadolu Adalet Sarayı’na getirilerek tutuklama istemiyle mahkemeye sevk ediliyorlar!
Değerli Arkadaşlarım,
Bu iyiliğin, kötülüğe karşı kazandığı bir zaferdir…
Bu cemaat içinde bile olsa haklı bir çığlığın vatanseverler tarafından sahiplenilerek hakkın hukukun yerini bulmasıdır.
Yüce dinimize zarar veren, gençlerimizi, başka arayışlara yönelten böyle menfur olaylara kıyıdan köşeden bulaşmış veya halen onları savunan kim varsa, bu vahim olay onlar için utanılacak bir durumdur!
Hal böyleyken insan içine çıkacak yüzü olmaması gereken İsmailağa Cemaati mensupları adliye önünde toplanıyorlar ve bir açıklama yapıyorlar!
Bu açıklamada Biz Türk halkından özür dileriz 6 yaşında küçücük bir çocuğa yıllarca tecavüz edilmesini kınıyoruz” demek yerine “Yusuf hocamızın tutuklamaya sevk edilmesini anlam veremediğimizi kamuoyuna açıklamak istiyoruz. Vicdanlara sesleniyoruz. “diyorlar!
Şunların söylediklerine bakınız!
“”Vicdan”mış!
Vay vicdansızlar vay!
TANER ÜNAL