04 Mayıs 2024 Cumartesi
Ekranımda 42 maddelik bir mektup var. “Değerli üst düzey yöneticiler” diye başlıyor. Sonu “Ben kimliğimi belirtmeden bunları yazmak zorunda kaldım. Çünkü daha önce de birçok şikâyetler olmuş ama işlemler hep şikâyet edenlere yapılmış” diye bitiyor.
Mektubu yazan kişi, kamu kurumu olan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) deniz operasyonları için kurduğu TPOTC’de (Turkish PetroleumOffshore Technology Center) uzun süredir çalıştığını belirtiyor. Daha da açarsam, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bize yapamazsınız diyenleri, hainleri üzüyoruz” diyerek devreye aldığı Filyos Doğalgaz İşleme Tesisi’nde görev yapan bir isim.
Mektubu yazan kişi “Devletimizin milli projesine zarar verilmekte” diyerek şahit olduğu ve duyduğu usulsüzlükleri madde madde ifşa etmiş. İşte enerji piyasasına bomba gibi düşen o mektupta anlatılanların özeti:
– C. Denizcilik, Filyos Limanı’nda çalışıyor. TP-OTC Lojistik ve Destek Hizmetleri Direktörü T. ve C. Denizcilik’ten A’nın işverenyüklenici ilişkisinin dışında özel çıkar dostlukları vardır. Bu ilişki, limanda bir sürü haksız, usulsüz kazanç elde edilmesine sebep olmuştur. Bu sayede C. firması onlarca işi usulsüz, iş tanımına aykırı, sözleşmeye ters, eksik yapmakta ve bu şekilde teslim etmektedir. Hem de bu işleri olması gerekenden çok daha yüksek fiyatlara ve usulsüzce, firmamız TP-OTC’ye fatura kesmesine de müsaade ediliyor.
Örnek, TP-OTC’nin Filyos Limanı’nda 400 bin liraya yaptırdığı aynı işi C. firmasının 14 milyon lira gibi fahiş fiyatlara yapmasına müsaade edildi. C. firmasının bugüne kadar yaptığı işler biraz incelenip soruşturulduğunda bunun gibi örnekler görülecektir.
– Bu işler T’nin ve A’nın bilgisi, onayı ve yönlendirmesiyle yapılıyor. Bu durumu birçok çalışan da biliyor ama çalışanlar şikâyet edecek bir yer bulamıyor. Çünkü T., enerji bakanının özel kalem müdürünün yeğeni olduğunu belirtiyor. A. ise genel müdürün çok yakın arkadaşı ve tanıdığı olduğunu her yerde konuşuyor. Kendilerine kimsenin bir şey yapamayacağını, kendilerinin sınırsız yetkiye sahip olduğunu belirtiyorlar. Çalışanlara sürekli gözdağı veriyorlar.
– Filyos Limanı’nda TPAO adına operasyonlardan sorumlu kişi olarak bilinen A., C. firmasından. A. ile G. firması arasında da çok sıkı ilişkiler vardır. Bu ilişkiler sayesinde C. ve G. firmaları TP-OTC’ye ye fahiş fiyatlara işler ve kiralamalar yapıyor. Bunları limanda herkes biliyor, görüyor. A., T. ve A. üçgeninde TP-OTC milyonlarca lira zarara uğratılıyor. Kendileri de haksız kazanç sağlıyor.
– TP-OTC’nin kontratı dahilinde sahada uygun birçok işçisi, personeli, iş makinesi varken liman dışından farklı firmalara para kazandırmak ve onlardan komisyon almak için gereksiz kiralamalar uzun zamandır yapılmaktadır.
– CHP’nin bazı üst düzey yöneticilerine ait firmaların da Filyos Limanı’nda eksik işler yapması ve kollandığı konuşuluyor. Taşeron firmalarda olması gerekenden daha fazla personel çalıştırılarak bu firmalara para aktarımı yapılmaktadır.
– Sırf maaş alsın diye taşeron firmalar üzerinden birçok insan işe alınıyor. Buna rağmen sınavla, mülakatla görev yapan emektar güvenlik görevlileri tasarruf adı altında işten çıkarılıyor. Torpille pozisyonlara getirilenler açıkça ortadadır.
– Bazı TP-OTC çalışanlarının satın almada kendi düzenlerini kurduğu, kendi yakınlarına firmalar kurdurtup firmamıza ait bazı satın almaların sadece bu firmalar üzerinden yapıldığı birçok kişi tarafından biliniyor.
– Artık bazı birimlerde torpilli çalışanların Trabzon bölgesinden olduğu açıkça tüm çalışanlarımız tarafından biliniyor. Ve bizler de ne kadar çok mücadele verirsek verelim, hep aynı yerde kalıyoruz. Bu çalışanlar faydadan çok zarar sağlıyor.
Kaynak : Cumhuriyet Barış Pehlivan
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-pehlivan/milli-projedeki-sirlar-2202487