DOĞRU, haktır, gerçektir. Üstü örtülür ve işlevsiz kılınırsa her şey biter.
Hak, hukuk, adalet, barış, sevgi, huzur, demokrasi, insanlık, uygarlık, bereket
dahil ne varsa biter.
Doğru, Allah’ın yoludur! Eğri, sapkınlık, azgınlık şeytanın yoludur.
Doğrudan sapan hakk’tan (gerçek ve doğru) sapar, şeytanın askeri olur.

Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri Hakk’ın savunucularıdır.
Cumhur İttifakı doğruyu kaybetti ve kendilerini şeytana, paraya, harama sattı.
6’lı masadakileri de doğru tahlil edip, doğru doğru açıklamak vatan borcudur. Şühedaya sadakat borcudur. Emanete sadakatin gereğidir. Türk Milletini seçeneksiz bırakmak, ya Erdoğan ya Kılıçdaroğlu demek, vatana millete ağır hakaret etmektir.

Ülkemizde yapılmak istenen şey, Atatürk tarafından YÜZ YIL önce yırtılıp çöpe atılan Sevr’i yeniden geçerli kılmaktır. Emperyalist Devletler, yüz yıl bu plan için çalıştılar!

Bunun için önce, Türkiye’de kendilerine itaat eden bir yönetim iktidara gelmeliydi! 2002’de AKP’yi iktidar yaparak planlarını yürürlüğe koydular.
AKP başkanını projelerine “Eşbaşkan” yaptılar ve T.C. Başbakanlığını AKP’ye “Oval Ofiste” verdiler. AKP’yi iyi analiz eden emperyaller, onlara çok zengin olmanın yolunu bilerek açtılar. Fakat para hareketlerini izlediler ve dosyaladılar. Artık AKP, emperyal devletler tarafından rehin alınmıştı!

Cumhuriyet rejimini yıkmak, Türkiye’yi eyaletlere bölüp dağıtmak için, Ordumuzun Komuta Heyetindeki kahramanları kumpaslar ile zindana attılar.
(Bitmeyen intikam yüzünden yaşları 72-96 arasındaki Kahramanlar hala zindanda!) FETÖ denen illet ve diğer tarikatları devletin içine sokarak, Türk Ordusunun tepesini işgal ettiler. Yargıyı önce FETÖ’ya sonra da AKP’ye köle yaptılar.

M. Ağar-E. Mumcu ile ülkenin çimentosu olan “Merkez Sağı”, sonra da Erdoğan tarafından rehin alınan Bahçeli eli ile, ayaklar altına aldıkları Türk Milliyetçilerini parçaladılar.

Cumhuriyeti yıkmak için CHP’yi ele geçirmek gerekiyordu. Kasetle D. Baykal’ı ezip, “Seyyid” soyundan geldiği söylenen (Çok önemli imiş gibi) Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına geçirdiler.
Böylece, gerçek Atatürkçü CHP’liler (Haluk Pekşen-Hüsnü Bozkurt-Atilla Kart ve yüzlercesi) tasfiye edildi, CHP’nin kaptan köşkü işgal edilmiş oldu.

Yazının ikinci paragrafında; “6’lı masadakileri doğru tahlil etmek ve açıklamak vatan borcudur” dedik.
Doğrudur. Bu tahlili, kişileri karalamak veya iftira atmak için yapmıyoruz.
Açıkça ve mertçe gerçekleri yazıyoruz. Adı geçen herkesle, istedikleri yerde ve zamanda söylediklerimizi ispata hazırız.

DOĞRU Parti ve onun gibi düşünenler asla AKP ve MHP’ye oy vermeyecekler!
6’lı masadan istenen şudur; “Anayasamızın ilk 6 maddesine gönülden bağlı, Ulus Devlet, Üniter Yapı ve Atatürk İlke ve Devrimlerine saygılı bir aday çıkarın, (Y. Büyükerşen- M. Haberal- H. Bozkurt- M. Yavaş) oy verelim.

Kimse bizi, AKP’nin tüm yıkım projelerinde en önde görev yapmış, elleri kanlı, şaibeli AKP larvalarına, Sivas katliamını seyredenlere, Said-i Nursi talebelerine, FETÖ’nun talebelerine, kuruluş değerlerinden sapmış, Atatürk İlkelerine ihanet edenlere neden oy vermiyorsunuz diye suçlayamaz.

Önümüzdeki günlerde, boyalar ve cilalar dökülecek herkesin gerçek yüzü ortaya çıkacak ve gerçekler daha net görülecek. Seçime daha 9 ay var. Eninde sonunda Türk Milletinin şaşmaz sağduyusu doğruyu bulacak ve Atatürk İlke ve Devrimlerini, Türk Devletine hakim kılacak ve herkesi kucaklayacak, hesap soracak, ülkeyi düzene sokacak bir CB adayı çıkacaktır.

Ne AKP-Bahçeli-Perinçek-Destici yıkım ekibine, ne de aynı yerden emir alan 6’lı masaya mahkum değiliz. Ehven-i Şer, en kötü şeydir. Kötünün azına razı olursanız, kötünün çoğu sizi bir lokmada yutar.

Bunlar, dertlerinin oy olmadığını, Demokrasiden başka bir şey düşünmediklerini öne sürüyor.
Soru şu; Cumhuriyet ve laiklik düşmanlarıyla, demokrasiyi küfür sayanlarla, nasıl bir Cumhuriyet ve parlamenter demokrasi kuracaksınız?

Sağlık ve başarı dileklerimle 19 Eylül 2022
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı