İran körfezindeki Müttefik Kuvvetler üssünden bir yetkilinin Perşembe günü yaptığı açıklama da; bir İngiliz Kraliyet Donanması gemisinin Umman Körfezi’nde gelişmiş bir İran füzesi sevkiyatına el koyduğunu ve yasağın Tahran’ın savaş halindeki Yemen’in Husi isyancılarına verdiği desteğin kanıtı olduğunu belirtti.

İngiliz hükümetinin açıklaması, Tahran’ın Suudi liderliğindeki askeri koalisyona karşı Husi’leri Basra Körfezi’nden gizlice gönderdiği gelişmiş silahlarla silahlandırdığına dair bugüne kadar ki en güçlü bulguları sağlaması bakımından önemli.

Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Birleşik Krallık Büyükelçiliği, karadan havaya füzelerin ve kara saldırısı seyir füzeleri için motorların da ele geçirilmesini, “bir İngiliz donanma savaş gemisinin İran’dan bu kadar gelişmiş silahlar taşıyan bir gemiyi ilk kez yakalaması” olarak nitelendirdi.

İngiliz Silahlı Kuvvetler Bakanı James Heappey, Birleşik Krallık / İngiltere , Yemen’de kalıcı bir barışı desteklemek için çalışmaya devam edecek ve ticari denizciliğin herhangi bir aksama tehdidi olmadan güvenli bir şekilde geçiş yapabilmesi için uluslararası deniz güvenliğini sağlamaya destek vermeye devam edeceklerini söyledi.

İran’ın Birleşmiş Milletler temsilcisi konu hakkında herhangi bir şey söylemekten şimdilik kaçındı. Bilgi talebine yanıt vermedi.

Batılı yetkililerin geçmişte İran’ı Yemen’deki Husileri askeri kaçakçılıkla silahlandırmakla kesin olarak suçlayan kamuoyu açıklamalarından kaçındıkları için bu duyuru bir tırmanışa işaret ediyor. Kaçak sevkiyatların Arap Denizi veya Aden Körfezi’nden geçen rotası, varış noktalarının Yemen olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

İngiliz donanması geçen ayki adli analize dayanarak, bu yılın başlarında ele geçirilen roket motorları grubunu, isyancıların Suudi Arabistan’a karşı kullandığını söylediği 1000 kilometrelik İran yapımı bir seyir füzesine bağladı.

İngiliz donanması, Husi’lerin bu yılın Ocak ayında Abu Dabi’deki bir petrol tesisine saldırmak için seyir füzesini de kullandığını, üç kişinin öldüğü bu olay Yemen’deki savaşın genişlediğini gösteren en önemli kanıt. ABD müttefiki Birleşik Arap Emirliklerinin bir istikrar cenneti olmasını ve itibarını tehdit eden bir saldırı olarak niteledi.. ABD ordusu, saldırı sırasında önleme füzeleri fırlattı.

HMS Montrose’un helikopteri, 28 Ocak ve 25 Şubat’ta Umman Körfezi’nde yasadışı mal taraması yaparken, “güvertede şüpheli kargo” ile İran kıyılarından hızla uzaklaşan küçük gemileri tespit etti. Kraliyet Deniz Piyadelerinden oluşan bir ekip daha sonra durup tekneleri aradı ve silahlara İran’ın güneyindeki uluslararası sularda el koydu.

Bir ABD Donanması güdümlü füze destroyeri, İngiliz savaş gemisinin Şubat operasyonunu destekledi. Beşinci Filo Amiral Yardımcısı Brad Cooper, el koymanın Donanmanın “bölgesel güvenlik ve istikrara olan güçlü bağlılığını” yansıttığını söyledi.

Husiler Eylül 2014’te Yemen’in başkenti Sanaa’yı ele geçirdi ve uluslararası alanda tanınan hükümeti sürgüne zorladı. ABD silahları ve istihbaratıyla donanmış Suudi liderliğindeki bir koalisyon, Mart 2015’te Yemen’in sürgündeki hükümetinin yanında savaşa katıldı.

Yıllarca süren çatışmalar kanlı bir çıkmaza dönüştü ve Arap dünyasının en yoksul ülkesini kıtlığın eşiğine getirdi. Her iki taraf da birbirini ihlalle suçlasa da, kutsal Müslüman Ramazan ayı civarında başlayan belirsiz bir ateşkes devam ediyor gibi görünüyor.