Tam 11 yıl olmuş…

Güney Kore’den hareket ettik, rotamız Pasifik Okyanusu.

Varış limanı Vancouver, Kanada’dan buğday yükleyeceğiz…( devamlı kasvetli havasını hesaba katmazsan, dünyanın en güzel şehirlerinden birisi)

Ambarların temizlenme işi, son hız devam ediyor…

Buğday yükü için, pırıl pırıl ambarlar lazım…

Gemiyi kiralayan, Bulgar bir vatandaş.

Ofisi felan orada…

Pasifiği daha yarılamamışız…

Gece 03:00

Kamara telefonum çaldı.

Köprüüstünden, vardiya da bulunan üçüncü Kaptan’ım, İlker telefon da…

—- Hayırdır, dedim

—- Süvari Bey, Kiracı uydu telefondan aradı, sizinle konuşmak istiyormuş.

Beş dakika sonra tekrar arayacak

—- tamam, geliyorum, dedim

Allah Allah, bu saatte ne önemli olabilir!!!

Ya sefer değişti, ya üçüncü dünya savaşı çıktı, yada adam karısı ile kavga etti, ondan hıncını alamadı, bana hönkürecek…

Çaldı uydu telefon; açtım

—- Buyrun, dedim

—- Merhaba Capitano; Ambar temizliği ne durumda, bunu merak ettim

—- …………………….. ( Bu düşük zekalıya, küfür mü etsem acaba; katmerli İngilizce küfürde bilmiyorum tüh ki tüh)

—- Capitano oradamısın???

—- Evet evet duydum sizi Mr.Hristo. Ambar temizliği iyi gidiyor, dedim haybeye uyandırılmanın sinirli ses tonuyla…

—- Teşekkür ederim, dedi telefonu kapattı Hristo

Günlüğü 25.000 usd vererek üç aylığına, Gemi kiralayacak kadar iş adamı olacaksın; Bulgaristan’ın Pasifiğin o yancığı ile arasında 9 saat fark bulunduğunu bilmeyecek kadar cahil olacaksın, hayatta inanmam…

Sorduğu soru; senin ismin ne ile eşdeğer, Deniz aleminde…

Buna lisan-ı münasip ile mail göndersem, Ahhh dalgınlığıma geldi,saat farkını unuttum der, kıvırır bu Hristo

Ama onun canını yakmasam, benim içim yanar…

Hele dur Erhan; 1 gün geçsin bakalım, hâlen kızgınlığım devam ederse, yaparız bir şeyler…

İnce hesap yaptım

Öğlen yemeğimi yedikten sonra, Köprüüstüne çıktım, oturdum uydu telefonun başına.

Tam saati bekledim.

Şimdi , Bulgaristan’da gece 03:00

Yaşasın Kötülük…

Çevirdim,Hristo’nun cep numarasını

Bir çaldı, iki çaldı, üç çaldı ( Garibim derin uykuda) dördüncü de açtı

Çok uykulu, endişeli telaşlı bir sesle cevap verdi

—– Capitano???

—– Günaydın Mr Hristo

—- Nedir problem Capitano!!!

—- Ambar temizliği iyi bir şekilde devam ediyor, size söylemek istedim

—- …………………….

—- Mr.Hristo, Mr. Hristo oradamısınız, duyuyormusunuz

—- tamam Kaptan, dedi Bulgarım, işadamım, düşüncesiz zenginim ve kapattı telefonu

Halbuki ona My name is Cemil, demek istiyordum

Üç ay sonra, kısa süreli iş ilişkimiz bittiğinde, bir daha telefonda hiç görüşmemiştik

Erhan Şengül

15.02.2025

Barletta – Italya