Olmazı konuşmak boşa konuşmaktır, “benim canım böyle istiyor” demektir, zaman kaybıdır.
Bu tarz konuşmalar genellikle şark kültüründe ve dikta rejimlerinde vardır.
Gelişmiş demokrasilerde, her iş Anayasa, Yasalar, Kurallar, Kurumlar ve Siyasi Teamüllere göre yapılır. Anayasada yazılı bir kuralın aleyhine bir eylem mümkün değildir. Değil konuşmak, düşünülemez bile!

İlk örnek;
Erdoğan’ın üçüncü kez aday olması tipik bir “Olmazı Konuşmaktır”.
-RTE, 2014 ve 2018’de aday olup seçildi mi? EVET!
-12. Ve 13. diye iki adet “11 üye imzalı YSK Mazbatası var mı? EVET!
-AKP baskıyla, ikinci mazbata üstündeki 13 rakamını sildirdi. Fakat RTE (13. CB. Seçilmiştir) kararı YSK kayıtlarında ve bizlerde var mı? VAR!
-Anayasa 101’e göre RTE’nin üçüncü kez aday olması mümkün mü? HAYIR!
-TBMM’de, (RTE’nin 3. Kez CB Adayı olmasının önünü açacak, 360 oyla seçimlerin yenilenmesi kararı) alındı mı? HAYIR!
-RTE’nin (Seçimleri Yenileme Kararını tek başına alması) mümkün mü? EVET!
-RTE, bu kararı aldığında 14’ncü CB Adayı olabilir mi? HAYIR! OLAMAZ!

Olmaz bu işi konuşmak akıllı insanların işi değildir.
“Anayasa’ya rağmen, RTE zorla Aday gösterilirse” ne olur?
İşte bu “OLMAZI OLDURMAK” için Anayasayı çiğnemek olur ki, o zaman Anayasa-Hukuk Devleti-Cumhuriyet ortadan kalkmış demektir.
Bu hal, “TAM KANUNSUZLUK HALİDİR Kİ” Türk Milletinin “YASAL DİRENME” hakkı meşru olur. En başta biz DOĞRU Partililer direniriz!

İkinci Örnek;
6’lı masada tam bir kakofoni yaşanıyor.
CB Adaylığı için 5 parti Kılıçdaroğlu’nu 14’ncü CB Adayı gösterdi.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener ise hem Kılıçdaroğlu’nun CB Adaylığını REDDETTİ, 6’lı masayı devirdi, ve CHP’den seçilen Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarını, CHP Genel Başkanının aday olduğu CB seçimlerinde,
CB Adayı olmaya davet etti!

Anlaşılamayan konular şunlar;
CHP ve İYİ P bir seneyi aşkın zamandır görüşüyorsunuz.
Şık salonlarda defalarca toplantılar yaptınız. Çalıştaylar düzenlediniz. FETÖ’cuları partilerinizin sözcüleri yaptınız. ABD’den canlı yayınla uzmanları (!) bize dinlettiniz.
-1921 Anayasasının en özgürlükçü Anayasası olduğu konusunda anlaştınız!
-Anayasanın değiştirilemez maddelerinin “Uygun zamanda değiştirilebileceğinde” anlaştınız!
-Ülkemizi bölecek, “AB Yerel Yönetimler Şartının “çekincelerini kaldırarak” uygulanacağı” konusunda anlaştınız!
-Atatürk İlkeleri ve Laiklik konusunda hiç konuşmamakta anlaştınız!
-Eğitim dilinin, Türkçenin yanında, Kürtçe ve Arapça olması konusunda anlaştınız!
-Anayasadan Türk Milletinin çıkartılması konusunda anlaştınız.
-Anayasada yasaklanmış Tarikat ve Cemaatleri KORUMAK konusunda anlaştınız!
-Türk Ordusunun Komutanlarına ZEVZEK demekte de anlaştınız!
-Diyanet Akademisi konusunda EVET oyu vererek anlaştınız!
-Neoliberal yani Vahşi Kapitalizm uygulanması konusunda anlaştınız!
-AKP’ye hesap sormamakta anlaştınız!
Peki ne oldu da, dün aynı bildiriye imza attığınız Kılıçdaroğlu ile bugün anlaşamadınız?

Siyaset küçük insanların oyun alanı değildir. Cumhuriyet Tarihinin en büyük Manukyanlarının at koşturduğu bir yer değildir. Kargaşa ortamını, kendi partisi için oy kapma aracı olarak gören ve başka partinin Belediye Başkanlarını kışkırtmak için savunduğu değerlerine ihanet eden Asala çocuklarının yeri değildir.

Aziz Türk Milleti;
Sizlere hep doğruları anlatmaya çalıştık. Bu ittifakın olmayacağını kaç zamandır söyledik, yazdık. Her dediğimiz de doğru çıktı!

Size şu konuda söz veriyoruz. Her gelişmeyi takip ediyoruz ve biliyoruz.
Türk Milletinin zararına olacak gelişmeleri, gücümüz yettiğince engelliyoruz. Gücümüzün yetmediği yerde, Türk Devletinde halen görevde kalan helal süt emmiş evlatlarımıza aktarıyoruz.

Şafağın en karanlık anında, Atatürk’ün Askerleri olarak göreve devam edeceğiz.
Laik Cumhuriyeti asla sahipsiz bırakmayacağız.
Ne Mutlu Türküm Diyene ve Sözünden Dönmeyene…

Not;
Olması gerekeni yarın konuşalım mı?

Sağlık ve başarı dileklerimle 04 Mart 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı