Değerli okurlar, milletin kendi ülkesine yabancılaştığı ülkemizde, toplumun herbir ferdi neyin suç olduğu, neyin suç olmadığı belli olmayan günümüz adalet sistemine alışık değil. Öyle ki, anayasal hakkını kullanan birilerine bu hakkı kullanmanın suç olduğu, Cumhuriyetin temel ilke ve değerlerine hakaret ederek anayasal suç işleyenlerin görmezden gelinmesi durumu, acaba bizler orta doğu ülkelerinden birinde mi yaşamaktayız sorusunu akla getiriyor. Eğer böyleyse tamam biz bu ülkede yabancıyız, yok eğer değilse yeni Türkiye’ye yabancıyız… Özetle; günümüz iktidarı “yeni Türkiye” söylemi ekseninde kendi ülkesine ve milletimize yabancılaşmış bir yabancıdır. Çünkü, insanlarımıza layık görülen yabancılaşma durumu, ülkemizin birlik ve bütünlüğünü sağlayan dil, kültür, tarih birliği kaynaklı olmadığı aşikardır.
Değerli okurlar, AKP iktidarı; ülkemiz tarımında çiftçiye, sanayide üreticiye, enerjide kaynaklarımıza yabancılaştı ve/veya milleti devletine yabancılaştırdı. Çünkü; Toplum, sadece insan olmasından dolayı kendisinde mevcut potansiyel gücüne ve yaratıcılık niteliklerine yabancılaşır. Oysa insanı insan yapan ve diğer canlılardan ayıran düşünme ve konuşma niteliklerine sahip olduğu günümüz iktidarı tarafından unutulmuş ki, kendisinden farklı düşünen ve bu düşüncesini dile getirenleri cezalandırıyor. Yani bu kategoride olanları insan olarak değil yabancı bir mahluk olarak görüyor. İşte temel sorun bu.
Tarımsal faaliyetlerin çökmesi sonucu şehirleşme ile birlikte yabancılaşma hızlanmıştır. Yani, Tek adam rejimi, tarımda kendi kendine yetebilen ülkemizi; samanı, buğdayı, arpayı, neredeyse bütün tarımsal ürünleri ithal eder duruma getirdi. Sonuç olarak, Emperyal güçlerin yerli iş birlikçileri mevcut iktidarla birlikte hareket ederek üreticilerimizi tümüyle yok etti. Asgari Ücretin adı artık sefalet ücreti oldu. AKP iktidarı; bütün yolsuzluklarını, talanlarını, yağmalamalarını, dış ülkelerle ilişkilerde her alanda dışlandığımız olayları (Kıbrıs’ın tanınması ve Doğu Akdeniz enerji hakkının elinden alınması vb.) gizleyerek unutturmaya çalışırken, milletimiz; muhalefetin dizayn edilmesi olayları ve alternatif adayların, gizli tanıklara dayalı davalarla meşgul ediliyor. Yani içerideki yabancılaşma dışarıda da yer alması gereken olaylardan dışlanan ve yabancılaştırılan Türkiye.
Değerli okurlar, sizlerin de bildiği üzere 50 yaş üzeri bizlerin geçmiş, gençlerimizin ise geleceğimiz olduğu anlayışı ekseninde yaşananlara bakılınca, çevremizde şahit olduğumuz ve hatta gördüğümüz en acı olay gençlerin; kendi ülkesinde yabancı olmaktansa ülke dışına çıkarak o ülkede yabancı olarak geleceklerini aramasıdır. Her alanda ülkesine, emekli-emekçi ve gençlerine, kaynaklarına yabancılaşan ve yabancılaştıran “yerli yabancılar” ülkesi olduk. Çözüm;
Milletine karşı körleşmiş ve sağırlaşmış, büyüdüğü mahallelerden, oturduğu sofralardan, alışveriş yaptığı çarşı ve pazardan, gittiği kahveden kopan AKP iktidarı, iktidar koltuğunda kaldığı sürece milletin acısına, çilesine, ızdırabına yeni yeni acıları da bir bir ekleyecektir. Çünkü; merkezinde insan olmayan AKP iktidarı ve koşulsuz destekçileri yönetiminden adalet, özgürlük, refah ve güvenlik çıkması da mümkün değildir. Öyleyse; muhalefet partilerinin yabancılaşmak yerine, güç birliği yaparak tek yürek olması ülke adına çare olacaktır.
9.Nisan.2025
Selam ve saygılarımla
Cezmi Orkun
News
