Değerli vatandaşlar, her alanda yıkıma sebep olan ve yirmi bir yıldır iktidarda olan AKP, milleti yoksulluk ve açlığa mahkum eden parti olarak tarihin tozlu sayfalarında hak ettiği yeri alacaktır. Ancak; AKP’nin hala algı operasyonları ile milletimizi, milli ve dini hassasiyetleri üzerinden istismar ederek aldatma uğraşına şahit olmaktayız. Bunlardan biri, sosyal medyada servis edilen Erdoğan’ın ses verdiği bir klip özelinde yaşatılmaktadır. Klibi izlediğimde bu kadar da olmaz demekten kendimi alamadım. Allah diyerek dinimizin nasıl istismar edildiğini ve kendi ifadelerinin doğru olup olmadığını birlikte irdeleyelim;
Erdoğan “Bizi, ailemizi bütün yol arkadaşlarımızı yolların tuzaklarından koru Allah’ım.” diyor.
Bu duaya amin demiyoruz. Çünkü, bahsedilen yol, saray ve eşrafı tarafından tuzaklarla
donatılmış, kime karşı milletimize. Bizler, “Önce vatanımızı, sonra bayrağımızı ve daha sonra
da milletimizi AKP’nin tuzaklarından koru Allah’ım” duasına AMİN diyoruz.
Erdoğan, Cumhuriyetin kurucusu, bağımsız ve bağlantısız bir millet olmanın onurunu
yaşatan Atatürk’ün adını anmazken; Selçuklu Sultanı Alpaslan, Selahaddin Eyyubi ve Tarık
Bin Ziyad özelinde “Bir yolculuğa çıktık….dileğimiz odur ki bu milleti bir defa daha zaferle
müjdele YA RAB” söylemi gerçekten de oldukça manidar. Oysa bugün oturduğu o koltuğa
M. Kemal Atatürk sayesinde sahip olduğunu unutuyor. Bizler, “Karanlıklar içerisindeki
Ülkemizi, yoksulluğa mahkum edilen milletimizi bu iktidardan kurtar YA RAB” duasına AMİN
diyoruz.
Erdoğan’ın, “Bu davayı, hareketi ve mücadeleyi bugünlere eriştiren Rabbime sonsuz hamdu
senalar olsun. Çıktığımız bu kutlu yolculukta Rabbim ayaklarımızı doğruluk üzere sabit kılsın.”
duasına amin demiyor ve kendisine soruyoruz. Söz konusu dava ve mücadelenin içeriğinde;
kurucu değerlerin yok edilmesi, yargı, yasama ve yürütmenin ortadan kaldırılması,
demokratik ve laik Cumhuriyetin yok edilmesi vs. yani 1924 anayasamızın verdiği
özgürlük ve bağımsızlığın 1921 anayasası esas alınarak çöpe atılması mı doğruluk,
vatanseverlik! Değil elbette. Bizler, “Temelinde halka ve hakka hizmet olmayan bu zihniyetin
zulmünden ülkemizi ve milletimizi koru YA RAB” duasına AMİN diyoruz.
Erdoğan’ın “Bizi kibirden muhafaza eyle ya Rab!” duasına da amin diyemeyiz. Neden mi?
ülkemizde başta siyasal, sosyal ve ekonomik olmak üzere hemen hemen her alanda
halkımıza yaşatılan sorunlar gerçeğine rağmen bu gerçekleri inkar etmek kibir değil midir?,
AKP yönetiminin iktidarlarında kul hakkının yenmesi ve toplumun birçok kesiminin
dışlanıp kötü sözlerle hedef gösterilmesi ve küçüksenmesi, hor görülmesi kibir değil mi?
tabi ki kibir. Bizler,“ Halkımızı, kibir abidesi zalimlerin zulmünden koru YA RAB ” duasına
AMİN diyoruz.
Erdoğan’ın “Bizi haksızlıktan, adaletsizlikten, zulümden beri eyle ya Rab!” duasına da amin
demiyoruz. Sanki ülkede hak, hukuk, Adalet varmış, millete zulmetmezmiş gibi
söylemlerle milletimizin safiyane duygularıyla adeta alay ediyor. Bu söylem bana adaletin,
hakkın sadece ve sadece saray ve eşrafı için var olduğu halkımızın kıyısından dahi
geçmediği değerleri ifade ediyor. Bizler, “Ülkemize, dinimize ve milletimize ihanet eden bir
anlayışın mensubu olmaktan koru YA RAB”. Duasına AMİN diyoruz.
Erdoğan’ın “…kutlu yolculuğu Türkiye, milletimiz ve insanlık için hayırlara vesile eyle ya Rab!
…Ekonomisiyle güçlü, demokrasisiyle örnek, kardeşliği ile muazzam bir Türkiye inşa ediyoruz.”
ifadesine ne denir bilemem ama vatandaş olarak sormak isterim yirmi bir yıldır
iktidardasınız. Elinizi kolunuzu bağlayan mı vardı. Ekonomiyi çökerten, demokrasiyi rafa
kaldıran, halkımızı ayrıştıran ve söylemleriyle kutuplaştıran siz değil miydiniz? Bizler, “Akıl
ve bilimden uzak anlayışa fırsat verme, YA RAB” duasına AMİN diyoruz.
Klibin sonunda Erdoğan “Bu bir hatime değil, bir Fatiha’dır” ifadesiyle de yeni bir başlangıç
istiyor. Ancak; her yönden bu iktidara yeter artık diyen halkımızı, dini söylemlerle
baskılayarak yok oluşunun önünü almaya çalışıyor. Ancak halkımızın büyük bir bölümü bu
ifadeyi AKP için bir başlangıç değil, bir veda-bir kapanış yani AKP’nin SONU olarak
görüyor. Bizler, ” İktidarlarını sürdürmek için halkımızı Allah ile aldatanlardan cümlemizi koru
Allah’ım” duasına AMİN diyoruz.
AKP’nin bugünkü dualarını gerçekleştirsin diye milletimiz 2002 yılından beri desteğini
esirgemedi. Ancak yirmi bir yıllık iktidarlarına rağmen ülkemiz ve halkımızın sorunları
çözemediği gibi kendileri sorun oldular. Halkımız, bunların hatalarını çoğu zaman
görmezden geldi, ancak AKP halkı KÖR sandı. Artık gözlerinizi açmanın ve kör olmadığı
nızı ispat etmenin zamanı gelmiştir. Erdoğan’ın söylemlerinde istediği şeyler dinle alakalı
olmayan, yapılması gereken hizmetlerdir ki AKP bunu yapamamıştır. Şimdi de olmayacak
duaya amin denmesini bekliyor. İşte tam da bu yüzden bizler, “Ülkemizi, Bayrağımızı ve
Milletimizi AKP zihniyetine mahkum etme YA RAB…” duasına AMİN diyoruz.
Değerli vatandaşlar, ülkemizin en büyük şanssızlığı, yanlışlarından dönmeyi kendine
yediremeyen yani “dediğim dedik” inadıyla yanlışlarına kılıf uydurmaya çalışan kibirli
yönetimler tarafından idare edilmesidir. Kurucu önderimiz Atatürk’ün “Bizi yanlış yola sevk
eden alçaklar, biliniz ki çok kere din perdesine bürünmüşlerdir. Saf ve dürüst halkımızı hep şeriat
sözleriyle aldata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz, görürsünüz ki milleti mahveden,
esir eden, harap eden fenalıklar hep din kisvesi altındaki küfür ve alçaklıktan gelmiştir. Onlar her
türlü hareketi dinle karıştırırlar.” uyarısı herkesin kulaklarına küpe olmalı, yarınlarımız ve
sağlıklı geleceğimiz için referans alınmalı ve asla unutulmamalıdır. 18.Mart.2023
Selam ve saygılarımla
Cezmi Orkun
Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı
(Enerji, Tabii Kaynaklar ve Madencilik Politikaları Başkanı)
ÇEVRE
26 Kasım 2024ÇEVRE
26 Kasım 2024ÇEVRE
26 Kasım 2024DENİZCİLİK
26 Kasım 2024ÇEVRE
26 Kasım 2024DENİZCİLİK
26 Kasım 2024ÇEVRE
26 Kasım 2024