Değerli vatandaşlar, batının medeniyetleri yerine çifte standartlı
iki yüzlü davranışlarını politika haline getiren AKP iktidarı
ülkeyi yönettiğini zannediyor. Başarısızlıklarını ABD ve batı
ülkelerine karşı halkın öfkesini politik avantaja çevirmekle
kapatmaya çalışıyor. Cumhuriyet ile elde edilen ve günümüze
kadar demokrasi ve hukuk devleti temelinde rotasını Batı’ya çeviren ülkemizin durumu
ortadadır. AKP, 22 yıllık iktidarlarında başarılı olamayınca, parlamenter sistemde suç arayıp
başkanlık sistemine geçelim uçacağız dediler geçtik, uçmadık çakıldık. Şimdi bakıyorum
kurtuluş hilafette diyen çığırtkanlar hortladı. Oysa; İktidar aynı iktidar, istediği sistemi
getirdi ancak başarılı olamadı. Öyleyse başarısızlığı tek adam rejimiyle birlikte yönetim
anlayışında aramak gerekmez mi?
AKP 3Y(yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar) vaadiyle iktidar oldu ancak, yolsuzluk yasal hale
getirildi, yoksulluk ve yasaklar kader oldu. Yolsuzluk ve rüşvetin yasallığı hakkında 17-25
Aralık olayı en yakın örneklerden biridir. “Yalnız yeme, yalnız yersen kustururlar” sözünden
hareketle, 17-25 aralık yolsuzluk ve rüşvet olayının üstünün kapatılmasının anlamı bu
usulsüzlüklerin kişisel değil örgütsel olarak yapıldığını, yani paylaşımın tepeden tırnağa
birden çok kişi arasında olduğunu göstermez mi? bizler kusturulan hiç kimseyi görmedik
ama ödüllendirildiklerini gördük. Yasal olmayan yasallık!
Anayasal hakkını kullananlar içeride, Anayasa suçu işleyenler dışarıda! AYM kararları
Yargıtay için yok hükmünde, ülkede üstünlerin hukuku nedeniyle adalet yerlerde sürünüyor,
kurucu değerler yok ediliyor, Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı eylemler görmezden geliniyor,
Cumhurbaşkanı eski yardımcısının 50 milyon dolar rüşvet aldığı iddia ediliyor, muhalefet
temsilcileri hık mık dahi etmiyor ama biz bunları sandıkta yeneriz hayaliyle yerel seçimlere
hazırlanıyor. Yapmayın Demokrasi oyunu oynadığınızın farkındayız. Çünkü; Ülkemizde
demokrasi için sandık sadece mevcut iktidarı meşru kılmak adına bir araç olarak milletin
önüne getiriliyor. YSK, Yargı istedikleri anda tam tersi yani kazanmasalar dahi kazandı
kararı verebiliyor. Bu nedenle;
Son olaylardan da görüleceği üzere AKP ve türevlerinin siyaset alanı, Batı ve İsrail
düşmanlığı algısı üzerinden oluşturulmaktadır. Ülkemiz batı için vazgeçilmez olmasına
rağmen, demokrasi ve hukuk sisteminin işlerliğini kaybetmesi sonucu otoriter bir yönetimin
varlığı ülkenin vesayet altında olduğunu resmediyor. AKP iktidarı ve yandaşları için batı
devletlerinde olduğu gibi hakim olan demokrasi, hukuk, insan hakları, kendileri dışında
başkası için bir değer ifade etmiyor. Böylece iktidar ve muhalefet partileri demokrasiyi
sadece iktidar olma aracı olarak istismar etmektedirler. Tek adam yönetimi bu istismarın bir
sonucu değil mi?
DOĞRU PARTİ mecliste temsil edilseydi bizler, TBMM oturumlarına katılmayarak
protesto hakkımızı kullanır, yukarıda bir kısmını belirttiğim Anayasaya aykırı davranışların
karşısında ses getirecek demokratik eylemleri yaparak iktidarın yaptığı yanlışları halkımıza
anlatırdık. Bugün ise kılını kıpırdatmayan muhalefet partileri için sonuç belli, kaybeden
taraf olmaya mahkumlar, tabi aynı üst akıl yönetiyorsa o zaman DEMOKRASİ adı ile
oynanan bu oyunda, figüran olan muhalefet işlenen tüm suçların ortağı konumundadır.
Demokrasi oyunu elbet bitecek. 8.Ocak.2024
Selam ve Saygılarımla
Cezmi Orkun
Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı
(Enerji, Tabii Kaynaklar ve Madencilik Politikaları Başkanı
News
