Bazı görevler vardır ki, size teklif edildiğinde reddetmeniz mümkün değildir.

Cumhurbaşkanlığı bu görevlerin başında gelir.

 

Ülkemizin en fırtınalı dönemlerinden biri olan son 46 yılı “Siyasetçi” olarak geçiren deneyimli biriyim. Yaşayan veya yakınlarda kaybettiğimiz siyasi figürlerin neredeyse tamamını tanıyan bir vatansever olarak iki gündür Sayın Erdoğan ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun neden “Aday olmamaları” gerektiğini yazıyorum.

Bu tarz yazıları yazmak çok zordur. Durduk yerde, egoları şişmiş, kendisini dev aynasında gören birilerinin balonlarını patlatıyorsunuz ve düşman ediniyorsunuz!

 

“Cumhurbaşkanlığı Makamı” nasıl reddedilemeyecek bir görevse, herkesin de talip olmaması gereken en yüce makamdır. Bu nedenden dolayı her şey önceden konuşulmalı ve bu görevi hakkıyla yerine getirecek kişi Türk Milletinin kantarına çıkarılmalıdır. Hassasiyetimiz bundandır. Yoksa niyetimiz kimseyi kötülemek değildir.

 

Örnek vermek gerekirse, Cumhurbaşkanı adayları arasında isimleri sürekli olarak gündemde tutulan, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu da aday olmamalıdır.

İkisi de, daha önce küçük ilçelerde Belediye Başkanlığı yapmış kişiler.

Kalıcı başarıları ve devlet tecrübeleri yok! Ayrıca bir Belediye Başkanının başarısı, dürüstlüğü o koltuktan ayrıldıktan sonra net olarak anlaşılabilir.

Önce Ankara ve İstanbulluların kendilerine verdiği görevi başarıyla tamamlasınlar, sonra her göreve talip olabilirler…

 

Tamam da Serdaroğlu, sen ne diyorsun diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Anlatayım.!

Öncelikle bu söyleyeceklerim benim şahsi düşüncemdir. DOĞRU Parti Genel Başkanı olarak arkadaşlarımla henüz bu konuyu tartışıp karara bağlamadık.

 

Cumhurbaşkanı adayı olarak benim gönlümden geçen kişi Yılmaz Hoca’dır!

Ekonomi Profesörü-Anadolu Üniversitesi Kurucu Rektörü-Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen…

 

Yılmaz Hoca, ülkemizi çok iyi yönetir ama kendisini yönettirmez!

Hele “Ülkeyi 6 Genel Başkan müştereken yöneteceğiz” saçmalığına hiç gelmez.

Dürüstlüğü, ahlakı, bilgisi, deneyimi, tüm dünyadaki itibarı, insan sevgisi, ekip çalışmasına olan inancı ve Türk Milletinin tamamını kucaklayacağı konularında, kimsenin en ufak bir şüphesi olamaz.

 

Eskişehir’i nereden alıp, nasıl bir dünya şehri haline getirdiği ortada!

Anadolu Üniversitesi ve Açık Öğretim uygulamasında, dünyanın çok sayıdaki ülkelerine örnek olmuş bir bilim insanı!

 

Anadolu insanı! Atatürk ve Adalet aşığı, Ulus Devlet ve Üniter yapımızın savunucusu! 84 yıl Türkiye’ye hizmetle geçmiş bir ömür, bir Cumhuriyetçi!

Akıl zeka ve vücut sağlığı, mevcut adaylardan çok daha mükemmel olan biri!

 

AKP’nin 20 yıllık yıkım iktidarının ardından, bir tecrübe abidesi olarak ülkemizin en başarılı insanlarına, liyakata, birleşik akla önem ve öncelik vererek çalışacak bir ekip adamı!

 

Yılmaz Hoca bir Beyefendidir. Kendisine bu görev teklif edildiğinde, önce reddedecektir. Fakat, bu zor dönemde, böyle bir görevin reddedilemeyeceğini en iyi kendisi bilir…

 

İnşallah Türkiye sevgisi, akıl galip gelir ve “Hepimizin Cumhurbaşkanı” diyebileceğimiz birine oy vermek nasip olur…

 

Sağlık ve başarı dileklerimle 29 Haziran 2022

Rifat Serdaroğlu

DOĞRU Parti Genel Başkanı