Temel, fotoğraf çektirmek istemiş. Fakat vesikalık fotoğrafta yakışıklı çıkmadığından (!) dükkana girdiğinde; “Uşağum, fotoğrafimu çekecesun, yalnız vesikalık olmayacak da” demiş.
Fotoğrafçı; “Tabii ki efendim, 24 çarpı 32’ye ne dersiniz?”
Temel; “768 derum de bunin konimuzla ne alakasi vardur?”
Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu tarihten bu yana en büyük tehlike ile karşı karşıya!
Ya, Laik Cumhuriyet ve Atatürk İlke ve Devrimleri korunacak yaşayacak, ya da karşı devrimciler kazanacak ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Federal Ümmet Devletine dönüşecek!
Kaderin cilvesine bakın ki, komşumuz İran, molla rejiminden kurtulmak demokrasiye geçmek için başta İranlı Kadınlar olmak üzere, ölümü göze alarak özgürlük uğruna kurşunların üzerine koşarak gidiyor. Biz ise, elimizden çalınmakta olan Laik Cumhuriyeti ve özgürlüğümüzü, çocuklarımızın geleceğini, film seyreder gibi sadece izliyoruz…
Özellikle Genç Arkadaşlarıma iki konuda bilgi vermek istiyorum!
Birincisi;
16 Nisan 2017 Referandumunda, Anayasamızın 123’ncü maddesine şu ekleme yapıldı, “Kamu Tüzel Kişiliği kurmak kanunla veya CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİYLE OLUR”
Bu ne demek biliyor musunuz? Erdoğan isterse, TBMM’nin kanun çıkarmasına gerek duymadan “eyalet-özerk bölge” kurabilecek!
Erdoğan-Bahçeli ikilisinin bu talebini Davutoğlu, Babacan ve adamları tarafından coşkuyla desteklemişti!
Umuyorum ki, Babacan’ın Anayasadan Türk kelimesini atacağını söylemesi ve Davutoğlu’nun Tarikat ve Cemaatlere örgütlenme özgürlüğü verilmesi isteğinin tesadüf olmadığını da gençlerimiz artık net olarak anlamıştır…
İkincisi;
Temel’in dediği gibi bu olayların konumuzla tam da ilgisi olduğunun kanıtıdır.
Cumhur İttifakının hedefini Erdoğan çok açık olarak açıklamıştır.
Erdoğan; “Fetö ile AKP, AYNI MENZİLE farklı yollardan giden iki yapıyız. Biz biriz, ne istediler de vermedik” demiştir.
Ya 6’lı masa? Şu soruları düşünmenizi ve yazının sonunda bir daha düşünmenizi rica ediyorum!
Türkiye’de, Sosyal Demokrat Kılıçdaroğlu’nu ile Fetösever Akşener’i 17 yıl AKP’nin tüm karanlık işlerini yapan, her türlü soyguna geçit veren, 10 milyon sığınmacıyı içimize sokan, Cumhuriyetin tüm eserlerini yandaşlara peşkeş çeken Davutoğlu ve Babacan’ı KİM, bir ittifaka ortak yapmıştır?
Dersimli Kemal (Kemal Bey böyle söylüyor) ile Sivas’ta 35 canımızı diri-diri yakan anlayışın temsilcisi ve sonradan katillerin savunucusu olan Karamollaoğlu’nu bir ittifaka ortak yapan KİMDİR?
Sosyal Demokrat Kemal Bey, ne uğruna Laik Cumhuriyeti yıkmakla görevlendirilmiş FETÖ’cularla, Said- Nursi talebeleriyle, Alevi kardeşlerimize düşman olan seccade şeytanlarıyla beraber olup, “Biz değiştik” diyor ve bu yıkımın başkanı olmayı kabul edebiliyor?
Bu şeytan ittifakının “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçmek” için olduğunu inanmamızı bekleyenlere yanıtımız şudur; “Siz Türk Milletini ve bizleri salak mı zannediyordunuz?”
Son sorum şu;
50 yıldır siyasette olan ben, bu 6’lı Laik Cumhuriyet yıkıcılarını bir ittifakta birleştirecek bir siyasi gücü Türkiye’de göremiyorum. Erdoğan bile bunu tek başına yapamaz. Kim bu bizi yok etmek isteyen PATRON?
Öncelikle bu yazılanların doğruluğunu lütfen test edin, sonra yanıt isterseniz onu da veririz…
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Ocak 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı
ÇEVRE
27 Kasım 2024ÇEVRE
27 Kasım 2024ÇEVRE
27 Kasım 2024DENİZCİLİK
27 Kasım 2024ÇEVRE
27 Kasım 2024DENİZCİLİK
27 Kasım 2024ÇEVRE
27 Kasım 2024