“Geliyor Gelmekte olan” saçmalığına ancak “Ekmek İçin Ekmelettin” komikliğini yaratanlar inanır. Ekmek için Ekmelettin, Abdullah Gül ve ekibinin önerisidir.
Geliyor gelmekte olan saçmalığı ise, yıllarca AKP Genel Başkanı ile çalışan ve şimdi de Erdoğan’dan ayrılıp (!) Kılıçdaroğlu’na danışmanlık yapan profesyonel siyaset cambazlarının eseridir!

Sayın Prof. Dr. Ramazan Demir “Örgütlü Cehalet” kitabında, ülkemizin başına bela olan bazı siyasetçileri ve onlara yön veren sözde danışmanları öyle güzel tanımlamış ki, “cuk oturmuş” deyimi sanki bu tarif üzerine söylenmiş!
Hayatları hile, yolsuzluk, yalan, hırsızlık ve riya üzerine inşa edilmiş bazı politikacıların kitabında “Yok, yoktur” ifadesi ana slogan olarak yazılıdır. Eğitimleri belli-belirsiz, işlerinde genellikle başarısız kişilerdir, bunlar. Çoğu kez alaylıdırlar ve bir kısmı sahte diplomalarla tırmanışa geçerler.
Sokak kabadayılığı ve kap-kaç zihniyetini esas aldıkları için, ayıplarını örgütlü bir şekilde savunurlar. Önce küçük çapta, dar alanda gruplar oluşturup ufaktan ticaret yaparlar, orada ticaretin tüm hilelerini öğrenir ve uygularlar. Bir yandan da özellikle gençlik yıllarında Cumhuriyetin kazanımlarını, çağdaşlaşmanın ana ilkelerini kendilerine düşman olarak görürler. Cumhuriyetle, kurucularıyla, kahramanlarımızla kavgalıdırlar. Devlet kadrolarına sızmak için meslek şovenizmi, hemşerilik ve soru çalmak kozunu kullanırlar.

Kin ve nefret yüklü karanlık beyinlerin, irin kusan sohbetlerine, illegal izbe odalarda, inlerinde katılırlar ve Cumhuriyet düşmanı olarak yetişirler.
Dimağları demokrasinin, insan haklarının, medeniyetin, kadın-erkek eşitliğinin, çağdaşlığın yaşanmaz değerler olduğu telkiniyle gelişir ve Atatürk düşmanlığıyla zirve yapar!

Yetiştirilen biatçı yarı cahiller, devletin okullarına ve kurumlarına yavaş-yavaş egemen olurlar. Halkın manevi duygularını, kutsal saydıkları inançlarını, inanç sahiplerine karşı silah olarak kullanırlar.

Bir ülke düşününüz ki;
Her türlü ahlaksızlığın, adaletsizliğin, insanlık dışı işlemlerin, yolsuzluğun, şerefsizliğin görüldüğü ama toplumun sessiz kaldığı, hatta bunları alkışladığı !

Hırsızlığı, yolsuzluğu, yalanı mubah sayan ilahiyat profesörlerinin olduğu ! Devlet ihalelerine hile karıştırılmasının, yandaş vakıflara usulsüz para aktarmanın “rüşvet olmadığını” fetva veren ilahiyatçıların itibar gördüğü !

Atatürk için “zurnanın son deliği” diyen kriptoların, Annesi Zübeyde Hanım için ağza alınmaz küfürler, iftiralar eden nesebi karışık ahmakların türediği ! Kurtuluş Savaşında “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen sahte tarihçilerin, saray soytarılarının itibar gördüğü !

Amerika, İngiltere mandası isteyen rahibe kılıklı hatunların vitrine çıkarıldığı ! “Hepimiz Ermeni’yiz, hepimiz Rum’uz” diyen köşe kapıcısı, yalaka yazarların çok olduğu!

Sonuç olarak cehaletleriyle mutlu olan insanlara demokrasiyi, insan haklarını, adaleti, hak ve hukuku, bilgi ve ilimi anlatmak, aydınlatmak çok zordur ama mutlaka başarılması gereken bir vatan görevidir.
Buraya kadar yazılan siyasetçi kadroların Türkiye’de olmadığı söylenir mi?

Aziz Türk Milleti;
Emperyalist eşkıyaların üzerinde çeşitli projeler yaptıkları Türkiye’de, ülkeyi yönetmeye talip olan siyasetçilerin, ülkemizi koruyabilmek için bazı temel bilgilere sahip olması gerekir!
Bizler, gerek Çoban Ateşi Hareketi gerek DOĞRU Parti olarak, muhalefet partilerine “böyle davranmaya devam ederlerse” bugünkü kötü günlerin çok çabuk geleceğini anlatmaya çalıştık !
Kimi zaman, “Muhalefete muhalefet etmekle” kimi zaman “Çok sert yazmak ve konuşmakla” suçlandık. Fakat anlatamadık, daha doğrusu anlamak istemediler. Bu anlamamanın, duymamanın sebeplerini YARIN yazacağız.

Fakat, emperyalist eşkıyaların, bizim gibi ülkelerde uyguladıkları tek tip
“Yıkım Projelerini” bir kez daha anlatmamız gerekiyor;
Bu proje, dünyada defalarca uygulanmıştır.
Önce ülkesini satacak, karaktersiz-cahil-dikta heveslisi bir kadro seçilir, desteklenir ve ülkenin başına getirilir.
İlk olarak ülkedeki Milli Ordu çökertilir. Çökertilmedi mi?
Hukuk yok edilir, yargı iktidarın kölesi yapılır. Yapılmadı mı?
Ekonomi çökertilir, halk sadakaya muhtaç hale getirilir. Getirilmedi mi?
Eğitim adım-adım “Din Eğitimi” öncelikli olur. Olmadı mı?
Sağlık sistemi işlemez hale getirilir. Getirilmedi mi?
Tarım bitirilir, ülke uluslararası tarım tröstlerinin emrine verilir. Verilmedi mi?
Ülkenin kültür değerleri ayrılıştırılır. Ayrıştırılmadı mı?

Bunlar yapıldıktan sonra, çıkarılacak bir iç kargaşa veya kaosu önlemek bahanesiyle gerçekleştirilecek bir istila ile rejim ve ülke sahip değiştirir.
Yarın görüşmek üzere…

Sağlık ve başarı dileklerimle 28 Mayıs 2022
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı