-Her şey bugünkü gibi devam ederse; Dünya nüfusu 2050 yılında 10 milyara ulaşacak.

-Gıdada %50 / Enerjide %55 / Sağlıkta %1000 üzerinde bir açık oluşacak.

-Küresel ısınma %2 sınırını aşacak;
Denizlerin yükselmesi, Okyanusların değişen karakteri, İklim değişikliği sonucu,
oluşacak doğal afetler dünyayı tehdit edecek.

-Açık ve temiz suya ulaşma uğruna toplu göçler ve su savaşları yaşanacak.

-Dijitalleşme sonucu, her nevi hacklenme sorunları tehlikeli bir şekilde artacak.

-Önlenemeyen ölümcül salgın hastalıklar insanlığı tehdit edecek.

Gelişmiş ülkeler tüm bu sorunlar için yıllardır çok ciddi çalışma başlattılar.
Özellikle kendi ülke insanlarını besleyebilmek için tarımda yeni teknolojiler yaratmaya, yeni ve sağlıklı planlamalar yapmaya başladılar.

Afrika’ya öncelik veriyorlar. Yeni tarım arazilerini burada üretiyorlar.
Bugün özellikle Çin, Afrika’daki tüm büyük projelerde hem sermaye destekçisi hem de teknoloji sağlayıcı konumunda.
1 Milyon Çinli, Afrika’da yaşamakta, oraların kültürünü öğrenmekte, akrabalık ilişkileri kurma gayreti içinde. Bu sayı seneye iki milyonu aşacaktır…

Ya biz ne yapıyoruz?
Asrın lideri bunları düşünüp, çözüm yollarını araştırıyor mu?

Elbette düşünüyor, düşünmesine de adamcağızı rahat bırakmıyorlar ki?
Özellikle Diyanet İşleri Başkanlığı uzmanları Cumhurbaşkanına;
“Muhterem Dünya Liderimiz, inanmayın bu kafirlere!
Bilim neymiş, teknoloji neymiş, böyle basit şeylerle uğraşılır mı?
Bizim elimizde öyle uzmanlarımız var ki, eşi dünyada yok. Zaten eşini bulsak çifte koşacağız ama yok ki, rabbim tek yaratmış!”

Mesela, Cübbeli Hoca var! Geçende uzayda hayat arayan bilim insanlarına öyle bir ders verdi ki hepsi apıştı kaldı! Hoca aynen şöyle dedi;
“Salak bunlar yahu! Uzayda hayat var mı diye milyonlarca dolar harcıyorlar! Versinler bana 100 Bin dolar, ben söyleyeyim onlara hayat var mı, yok mu diye! Tüküreyim sizin füzelerinize, uzay araçlarınıza. Ben bir gece istiareye yatayım, tüm alemi dolaşır gelirim. Nerede hayat var nerede yok, hepsini söylerim!
Yok, dünya nüfusu artıyormuş, yok açlıktan insanlar kırılacakmış bırakın bunları yahu! Kadere isyan mı ediyorsunuz? Karışmayın Allah’ın işine.”

Tarım konusunda hiç problemimiz yok zaten!
Saman Bulgaristan’dan, fasulye Kanada’dan, nohut Amerika’dan, pamuk Yunanistan’dan geliyor, nasılsa!
Tarım arazisine de, tarım yapacak çiftçiye de gerek yok ki?
Canımız ne çekerse veririz parayı dışardan alırız!

İşler tıkırında yani, sıkıntı yok, rahat olun!
Beraber yürüdük biz bu yollarda! Tencere tava, hep aynı hava…

Eyy ABD, eyy Almanya, eyy İngiltere, sizler tesadüfen zengin olmuş ülkelersiniz!
Bizi ve inancımızı, başarılarımızı kıskanıyorsunuz. Fesatlığınız yetti artık.
Ama merak etmeyin, bizim Hocalarımız bu işin kokusunu yakında çıkarır!
Gerçi, zenginin osuruğu kokmazmış ama Diyanet İşleri bu işi de çözer, dünyayı ayağa kaldırır, görürsünüz siz…

Sağlık ve başarı dileklerimle 08 Ağustos 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı