Ruanda’dan Türkiye’ye SIĞINMACI TURİZMİ !
Değerli vatandaşlar,, Türkiye-Ruanda hükümetleri arasında “Turizm alanında iş birliği anlaşması” (EK-1) 28.Mayıs.2024 günü Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile karar verilen söz konusu 8563 sayılı karar 29.Mayıs.2024 gün ve 32560 sayı ile resmi gazetede yayınlandı. Anlaşmaya göre taraflardan birinin feshetme talebini sözleşme süresinin (ki bu süre 5 yıldır) bitiminden 6 ay öncesi yazılı olarak bildirmemesi halinde otomatik olarak yenilenecektir. Anlaşmanın perde arkasında farklı bir amaç olabilir mi diye Kültür ve Turizm bakanlığının yıllık turist istatistiklerine baktım. 2022 yılı ülkemizi ziyaret eden yabancı Turist sayısı 39.331.784 kişi, 2023 yılında ise bu sayı 49.209.183 kişi olup aralarında tek bir Ruandalı Turist bilgisine rastlamadım. İhracat ve ithalat açısından bakıldığında ise Ruanda'nın Türkiye’ye İhracatı 2022 yılı için 5 milyon dolar, Türkiye’den ithalatı ise 2022 yılı için 62 milyon dolar gibi katkısı yok denecek kadar azdır..
Ticaret Bakanlığı istatistiklerini incelediğimde yaklaşık 13 milyon nüfusu olan Ruanda’da 2023 yılı için kişi başına düşen milli gelir (IMF tahmini) 998 dolar olarak belirtilmiş ancak gerçekleşen değer 802 dolardır. Halkın yüzde 90’ı tarım ile uğraşan, sanayisi olmayan ve bölgesel çatışmaların yaşandığı fakir bir ülkeden bahsediyoruz. Milli gelirdeki payı 802 dolar olan bir Ruanda vatandaşının ülkemize turist olarak gelmesi neredeyse imkansız. Türk vatandaşları ise bu ülkeye hangi turistik tesisi görmek için gidecek. Denize bağlantısı olmayan tepelerde kurulu bir ülkeye niye gitsin?
Şimdi, bu anlaşmanın gerisinde ne olabilir sorusuna cevap arayalım. 22.Nisan.2024 günlü “FİLİSTİNLİ SIĞINMACILAR MI GELİYOR?” başlıklı yazımda “Dünya Bankasından temin edilecek bu kredinin temelinde, 9.Mayıs.2024 günü Erdoğan ile Biden görüşmesinde yeni bir göçmen grubun ülkemize taşınması fikrinin kabul ettirilmesi yatmaktadır. Zaten, ABD basını bu ikili görüşmenin en önemli başlıklarından birinin yaklaşık bir milyon Filistinlinin Türkiye’ye yerleştirilmesi olduğunu kamuoyu ile paylaşmıştır. Bu DB dayatmasının asıl amacı, İsrail’in yerleşim alanını genişleterek ülkemize komşu ülkeler arasında yer almasını sağlamaktır. Bu bir tahmin değil gelecek hakkındaki öngörüdür.” Düşüncemi paylaşmıştım.
Bu görüşme gerçekleşmedi ve bu öngörüm dayanaksız kaldı gibi algılanabilir. Ancak, karşımızda AKP iktidarı olduğu asla unutulmamalıdır. Hatırlatayım Gazze halkını savunurken soykırım yapan İsrail ile ticaretimiz yok demişti, bir süre sonra ticaret yapıldığı ortaya çıkınca önce kısıtlama sonra yasaklama kararı aldılar bu kararın arkasından ticaretlerinin farklı yollarla devam ettiği ortaya çıkarsa ona da bir bahane bulurlar inanın. Şimdi Dünya Bankası Anlaşması (ki her maddesinde mülteciler için ayrıcalıklar içermektedir) sonrası AKP iktidarı milletin tepkisini almamak adına, ABD ve AB ülkeleri tarafından ülkemizde konumlandırılmak istenen Filistin halkını dolaylı yollarla ülkemize transferini gerçekleştirmek için Ruanda ile bu anlaşmayı yapmış olamaz mı?
Yani; Turizm iş birliği anlaşması, Gazze’deki halkı önce Ruanda’ya oradan da Türkiye’ye aktarmak için kullanılan bir yol mu? kuşkulanıyorum. Çünkü, bu kuşkularımı güçlendiren veriler var. Mesela, son günlerde THY’nın Ruanda-İstanbul seferi yapan yüzlerce uçağı tarafından aralıksız insan taşınıyor ? iyi de Turizm sezonu henüz açılmadı bir, ikincisi madem bu gelenler Turist, o zaman bunlar nerede kalıyorlar? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak benimle aynı endişeleri taşıyan yani ülkemizin istila edilmek istendiğini gören tüm vatandaşlarımız adına; endişelerimizin yersiz olduğu iddiasında iseniz siz AKP iktidar yetkililerine soruyorum, bunlar gerçekten turist ise Ruanda’dan ülkemize giriş yapan yolcuların uyruklarını, Voucher(seyahat belgesi), Geliş-gidiş tarihli onaylanmış biletleri ve otel rezervasyon belgelerinin sayılarını açıklayın. Unutmayın gerçeklerin er ya da geç açığa çıkma gibi bir huyu vardır.
Son sorum, Türkiye’de kendi ülkemizde azınlık olmak istemeyen Türk Milletinin her bir ferdinedir. Gazze halkının (çeşitli yöntemlerle de olsa) ülkemize taşınması kimlerin işine yarar? Buna yol veren AKP iktidarının bu amaca hizmet etmesi kendisine verilen bir görev midir? Gazze’nin boşaltılmasının parçası olmak hangi devlete hizmettir? Lütfen düşünün…DOĞRU PARTİ temsilcileri olarak oynanan oyunları görüyor ve bu oyunların parçası olmayacağımızı siz değerli vatandaşlarımızla paylaşmayı bir görev olarak yerine getiriyoruz. 5.Haziran.2024
Selam ve Saygılarımla
Cezmi Orkun