KADINSIZ DÜNYA / AKP DÜNYASI

Kadının, hayatın her alanına girdiği ülkeler ilerlemiş, gelişmiş, çağdaş ve medeni ülkelerdir. Bunu başarabilmiş toplumlarda huzur, bereket, insana saygı, hakça paylaşım vardır.

Kadın-Erkek eşitliğinin sağlandığı toplumlarda, gelecek endişesi de en az düzeydedir. Günü planlayan aydın anne-baba, çocuklarının geleceğini olabildiğince doğru planlarlar.
Çocuk sağlıklı, doğru ve dengeli beslenir.
Eğitime, özellikle aile ve okul öncesi eğitime gereken önem verilir.
Anne-baba, iyi yetiştirebilecekleri, bakabilecekleri kadar çocuk yapar.

Böyle bir aile ortamında yetişen, eğitimini severek alan çocuk en az iki lisan bilen, mesleğinde rakipleriyle boy ölçüşecek, bilgiye ve yeniliklere ulaşmayı bilecek bir “Dünya Vatandaşı” olur.
Böyle yetişen gençler ne kendi ülkelerinde ne de başka ülkelerde aç kalırlar.

Bunlar;
Kavgadan değil, barıştan ve doğadan yana olurlar ve hayatı dolu-dolu yaşamasını bilirler.

Örgütlü topluma inanırlar ve katılımcı olurlar.

Hukuksuzluk karşısında asla susmazlar. Hak arama yollarını iyi bilirler.

Ülkelerine sahip çıkmanın, üretmek, zenginleşmek, hakça paylaşmak ve beraber yaşamaktan geçtiğine inanırlar.

Yapmaktan, inşa etmekten, korumaktan yana olurlar. Yıkıcı, kırıcı olmazlar…

Kadını toplum hayatından çekip eve kapatan AKP Dünyasında toplumlar, güçlerinin yarısını kullanmayan, kolları ve bacaklarının birer tanesi kesilmiş vücutlar gibi yalpalayıp dururlar.

AKP’nin demokrasiye bakışı ne kadar ilkel ise, kadına bakışı da o kadar ilkeldir.
AKP, Kadın-Erkek eşitliğini “Yaradılışa ters” olarak görür.
Dindar ve Kindar nesil yetiştirmek ister.

AKP’nin anlayışına göre kadın, erkeğin vereceği kadar özgür olmalıdır.
AKP, kadını kendi ayakları üstünde duramayan, ekonomik özgürlüğünü sağlayamamış, erkeğe muhtaç bir durumda görmek ister.

AKP, kadının sosyal hayatta, sanatta, bilimde ancak erkeğin izin vereceği kadar yerinin olmasını savunur. Örneğin bale yapan kadınlar, AKP için birer sanatçı değil, ahlak dışı işler yapan kişilerdir.

AKP’nin kadını yok sayan inanışından daha kötüsü nedir, biliyor musunuz?
Kadının, böyle bir siyasi yapıya destek vermesi!
Bir insan kendisini yok sayan, köle olarak gören bir anlayışa nasıl oy verebilir ki?
İşte bunu anlamak mümkün değildir…

Bu davranışı, sadece fakirlik ve cehalette açıklayamayız!
Kurtuluş Savaşımızda erkeklerle omuz-omuza çarpışan, zaferden sonra ülke kalkınmasında görev alan kadınlarımız, üniversite mezunu ve varlıklı kadınlar mı idiler?

Önemli olan kadının bilinçlenmesi ve bu konuda aydınlatılmasıdır.
Bu görev hepimizindir.

Kadını yok sayan ve köle olarak gören, kadına İran-Suudi Arabistan-Irak- Afganistan’daki kadınlar gibi bir hayat tanıyan anlayışın adı, “Siyasi İslam’dır.”
Yani, AKP’nin adım-adım yerleştirmek istediği sistemdir.

ABD destekli mevcut AKP de, İngiltere destekli Küçük AKP’ler de, aynı gövdenin dallarıdır.
Türk Milletine yakışan, çağdışı bu dalları kesip, yeni filizlere can vermektir…

Ne Mutlu Türküm Diyene…

Sağlık ve başarı dileklerimle 26 Eylül 2023
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı