BAYRAMI DA ZEHİR ETTİN
Bayram mesajında şiir okuyan Erdoğan, “Milletimizden hayata geçirdiğimiz programlara destek ve biraz daha sabır talep ediyorum” dedi.
T.C Cumhurbaşkanına, milletimizin adını bir türlü öğretemedik.
Yeri geldi “İslam Milleti”, “İbrahim Milleti”, “Aziz Milletim” dedi, bir türlü
Türk Milleti dedirtemedik!
Türk olmadığını her fırsatta söylüyor ama milletinin adından korkan bir Cumhurbaşkanını da ilk kez görüyoruz! İnşallah son olacak…
Erdoğan bayram mesajında, cama yazılmış bir şiiri okudu;
Yaza dönsün kışınız /Bayramlar Bayram olsun,
Dert görmesin başınız /Bayramlar Bayram olsun.
Otlar dikenler dolsun Nemrutların çanına,
Kolay gelsin işiniz, bayramlar bayram olsun…
Anında vatandaştan yanıt geldi;
Sen geldin geleli, kışa döndü yazımız,
Bayramlar hep zehir oldu!
Dertten kurtulmadı başımız,
Bayramlar hep zehir oldu!
Otlar dikenler doldu helal aşımıza,
Kolay işimiz zor oldu, Bayramlar hep zehir oldu başımıza…
Erdoğan, halktan yine sabır istedi!
“Hayat pahalılığından bıkan Hoca Nasreddin, eşeğine her gün bir avuç eksik yem vermeye başlamış! Her gün bir avuç eksik, her gün bir avuç eksik yem vermeye bir ay devam etmiş. Bir sabah dama gittiğinde bir de ne görsün?
Eşek nalları dikmiş!
Hoca üzgün, “tuh be tam da açlığa alışıyordu, dayanamadı zavallı…”
Bak Sayın Erdoğan;
Yanındaki yalakalar seni kandırıyorlar. Sen herkesin hayatının “Saray Hayatı” gibi olduğunu sanıyorsun. Aldandığın nokta burası. Senin yalakaların hepsi beşer, onar maaş alıyor. Hepsi yükü tuttu. Cukkaları istif ettiler. Türk Milletinin durumu, sana söylenen gibi değil. Eğer bana inanmıyorsan, Saraydaki oyuncakları çalan adamlarına sor! Adamlar geçinemedikleri için
senin oyuncaklarını çaldılar. Halkın büyük çoğunluğu, açlıktan tahtalıköye gitmek üzere!
Senin kabahatin “Ben ekonomistim, ekonominin kitabını yazdım” demen ve ne kadar zeka özürlü Badem varsa, ekonomi yönetimini onlara vermen oldu.
Senin neyine gerek ekonominin kitabını yazmak?
Bak Emine Hanım o işlere karışıyor mu? Mutfak-Yemek kitabı yazdı, bir sürü de yalaka sponsor buldu, hem reklamını yaptı, hem de masrafı çıkarttı.
Yaşça büyüğün olarak sana önerim şudur;
Kendi deneyimlerini yaz, kitap haline getir. Fakat görevdeyken yaz ki, satıştan çok para kazan.
Kenan Evren Paşa da görevdeyken tablo yapardı, Omurgalı (!) işadamlarımız korkudan milyon liralar verip tabloları almak için birbirlerini ezerdi!
Adam, iktidardan bir düştü, bir tane bile tablosu satılmadı! Eskiciler bile almadı!
Şimdi senin etrafında herkes fır dönüyor ya, sakın sana değer verdiklerinden yapıyorlar sanma. Koltuktan bir indin mi, Kenan Paşaya dönersin, ona göre!
Ne mi yazacaksın? Birkaç kitap adı veriyorum;
Bir yüzükten, milyarlarca dolara!
Eşli çete nasıl Beşli çete oldu?
Katar’da ne batar?
Obama’nın sopasını nasıl kırdım?
Trump’a nasıl “Don’t be stupid” dedim?
One Minutes’in arka planı!
Judo ve Karate’de Putin’i nasıl yendim?
Daha bende çok konu var. Yeter ki sen yazacak adam bul.
Kalın İbrahim ve Pergola Fahrettin’den uzak dur. Kavakçı ailesinden sürüyle lisan bilen kadın var etrafında. Onlara yazdır. Sana olan borçlarını ödesinler!
Hadi kal sağlıcakla! Bu aralar rüzgara çıkma, yüzün gözün yamuluverir…
Sağlık ve başarı dileklerimle 09 Temmuz 2022
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı